Çocuğun Yaşamında Oyunun Önemi

Oyun, özellikle çocuğun boş zamanını geçirebileceği bir faaliyet olarak düşünülmemelidir. Çocuk sadece kendisini oyalamak ve mutlu etmek amacıyla oyun oynamaz. Çocuk oyun oynarken merak ettiği dünya hakkında deneme ve yanılma yoluyla, oyun ile öğrenir. Oyun; çocuğun çevresini tanıdığı bir faaliyetidir. Gerek okul öncesi dönemdeki çocukta gerekse okul çocuğunda duygusal, zihinsel, fiziksel ve sosyal gelişimine çok önemli katkısı vardır. 

Bir çocuğun ailesinde göreceği sevgiden sonra gelen en önemli ruhsal ihtiyacı oyundur. Sevgiden yoksun bir çocukluk düşünülemediği gibi oyunsuz bir çocukluk da düşünülemez. Oyun çocuğun hayatı anlama ve gerçek hayata hazırlanma yoludur. Çocuğun iç dünyasının dışa vurumunda da etkin bir araçtır.  Çocuk yaşadıklarını, isteklerini, duygularını oyunla ortaya çıkartır. Oyun sırasında çocuk üstlendiği rollerle dünyayı algılamaya çalışır. Kendisiyle hayat arasında özdeşim kurar ve böylece kişiliği oluşmaya ve gelişmeye başlar. Oyun oynarken edinilen bilgiler daha kalıcı ve etkili olabilmektedir. Çocuğun denemeler yolu ile öğrenmesi, düşünmesi ve deneyimlerini hayata uygulamasını sağlar. Çocuk, hayatı için gerekli bilgi, beceri ve deneyimleri oyun içerisinde kendiliğinden öğrenir. Bu nedenle çocukların eğitiminde en önemli ve etkin yol oyundur diyebiliriz. Oyunlar, çocukları pasif durumdan aktif duruma geçirdikleri için diğer öğrenme tekniklerine göre daha etkili olabilmektedir. Okullarda da önemli bir yer tutmaktadır.

Çocukların fiziksel ve zihinsel yönden gelişmesini sağlamaktadır. Hareket becerilerini bir araya toplama ve uygulama yoludur. Oyun zamanı hoş geçirme, eğlenme, bedenini ve aklını kullanma açısından önemli bir rolü vardır. Oyun esnasında gülme, sevinç, mutluluk ve heyecan gibi duygular yaşanır. Bu duyguların yanında kazanma ve yarışma duygusundan dolayı gayret, çaba, mücadele ve gerilim de meydana getirebilmektedir. Çocuğa oyun oynarken eğlencenin, mutluluğun önemli olduğunu kavratmak gerekir. Oyunu kazanmaktan çok eğlenmeye odaklanması gereklidir. Oyun süreci içerisinde ister çocuk olsun ister yetişkin zamanı unutarak o anı yaşar. Oyunun bitiminde ise zaman su gibi akıp çoktan geçmiştir. Zaman tanımaz özelliğinden dolayı oyun, sadece o anın yaşanılmasını sağlayıcı eğlenceli bir faaliyettir. 

Oyunların çoğunluğunda kurallar vardır ve bu kurallarla hedefler belirlenir, oyun sayesinde çocuğun taktik ve düşüncelerinde gelişme yaşanır. Oyunlara katılan çocuklarda eğlencenin yanı sıra kendine güven de gelişmektedir. Grup oyunları yeni arkadaşlıklar için önemlidir. Örneğin; sınıf içerisinde hiç konuşmadığı arkadaşıyla, oyun oynarken grup olmuşsa yeni arkadaşlıklar gelişmesine katkı sağlamış olur. Aynı zamanda oyun pasif bir durum olmadığı için çocukta hareketliliği de geliştirir. Oyun geleceğe yönelik bir düşünce ve etkileşim olmaksızın o anda meydana gelen anında tahmini sağlamaya yönelik bir olgudur. Bu yapısı ile de çocukta hızlı düşünmeyi, değişik varyasyonlar geliştirmeyi sağlar. 

Çocuklar oyun yoluyla yaşamlarının ileri dönemlerindeki eylemlerle ilgili deneyim kazanırlar. Çocuğun hayata hazırlanmasını kendine güvenmesini sağlar. Ayrıca oyun aracılığıyla kültürel değerler aktarılır. Bizim çocukluğumuzda oynadığımız oyunlar hala oynanmaya devam edilmektedir. 

Oyun aktiviteleri, çocuğun beden gelişimine yardımcı olur. Çocukta bastırılmış duyguların dışarı çıkartıp deşarj olması ve rahatlama hissi uyandırır. Grup ve takım halinde oynanan oyunlara katılarak iş birliği ve paylaşma duygularını geliştirir. Çocuk oynadığı oyunlardaki kullanması gereken araç ve gereçleri doğru bir şekilde kullanmayı ve bu yeteneğini geliştirmeyi öğrenir. Oyunun çocuğa birçok katkısı olduğu gibi enerjisini de doğru kullanmasını sağlamaktadır.